5.SINIF SOSYAL BİLGİLER

Ders Notları

Performans Konuları

Proje Konuları

Yazılı Soruları

Soru ve Cevap Etkinlikleri

Sosyal Bilgiler Sözlüğü

Test Soruları

 

6.SINIF SOSYAL BİLGİLER

Ders Notları

Performans Konuları

Proje Konuları

Yazılı Soruları

Soru ve Cevap Etkinlikleri

Sosyal Bilgiler Sözlüğü

Test Soruları

 

7.SINIF SOSYAL BİLGİLER

Ders Notları

Performans Konuları

Proje Konuları

Yazılı Soruları

Soru ve Cevap Etkinlikleri

Sosyal Bilgiler Sözlüğü

Test Soruları

 

8.SINIF İNKILAP TARİHİ

Ders Notları

Performans Konuları

Proje Konuları

Yazılı Soruları

Soru ve Cevap Etkinlikleri

İnkılap Tarihi Sözlüğü

Test Soruları

 

8.SINIF VATANDAŞLIK

Ders Notları

Performans Konuları

Proje Konuları

Yazılı Soruları

Soru ve Cevap Etkinlikleri

Vatandaşlık Sözlüğü

Çalışma Kitabı Cevapları

SANAL SOSYALCİ

Zaman İçinde Bilim

4.ÜNİTE: ZAMAN   İÇİNDE   BİLİM

BULUŞLARIN SERÜVENİ

Bilim, yaşamı sürdürme ihtiyacının ortaya çıkardığı bilgi arayışı olarak başladı.Mısır,Mezopotamya,Anadolu,Çin,Yunan ve Hindistan ilk buluşların ortay çıktığı yerdir.

ESKİ MISIR:İlk takvim,tıp alanında ilk çalışmalar.(ölümden sonra ahrete inanma mumyacılığı geliştirdi.)

MEZOPOTAMYA:Matematik,gök bilimi (astronami), yazıyı ilk Sümerler buldu.

ANADOLULULAR:

İyonlar: Pisagor(matematik),Diyojen (felsefe),Hipokrat(tıp), Heredot (tarih)

Lidyalılar: Para

Fenikeliler: Alfabe

TEKERLEK:En eski tekerlek 5000 yıl önce Mezopotamya’da bulundu.Tekerlek ulaşımda kullanılırken sanayinin de gelişmesine neden olmuştur.

BARUT:İlk Çinliler  buldu.Ateşli silahlarda kullanılırken maden  çıkarmada da kullanılır.Barut Talas Savaşı ile Türklere geçmiş,oradan da Müslümanlara geçmiş.Haçlı Seferleri ile de Avrupa barut la tanışmıştır.Avrupa’da barutun kullanılması Feodaliteyi yıkarken merkezi krallıklar güçlenmiştir.

MÜREKKEP:MÖ.1300’e doğru Çinliler ve Mısırlılar mürekkebi bulmuşlardır.1818 Fransız Pierre Lorillex ilk mürekkep fabrikasını kurmuştur.

CAM:Cam;kum,soda ve kireçten oluşur.15.000 C  sıcaklıkta  cam oluşur.ilk cam örnekleri  Mezopotamya’da MÖ.3000 yılında bulunmuştur.Romalı bir tarihçi camı Fenikeli denizcilerin  bulduğunu savunur.Türklerde cam sanatı Büyük Selçuklular’la başlamıştır.İbn-i Heysem camı tıpta kullanan ilk kişidir.

TAKVİMİN KULLANILMASI:İlk  kez Mısırlı’lar  Güneş Yılı takvimini buldular.Nil nehrinin taşma zamanını belirlemek için bulmuşlardır.

Julyen Takvimi :Güneş yılı esaslıdır.Şimdiki takvimden 11 dk. 14 sn uzundur.

Gregoryen Takvimi:Bugün bütün dünyada kullanılan takvimdir. Güneş yılı esaslıdır.

Hicri Takvim:Ay yılı esaslı takvimdir.Müslümanlar dini bayramlarını hicri takvime göre ayarlarlar.

SÖZ UÇAR YAZI KALIR.Yazı MÖ.3200 yılında Sümerler tarafında bulunmuştur.Yazının bulunması ile tarih çağları başlamıştır.Çünki,insanları yaşadığı olaylar yazı ile kayda alınmıştır.Sümerler kil tabletlerinin  üzerine çivi yazısını yazmışlardır.

İlk yazılı anlaşma Hititliler ile Mısırlılar  arasında yapılan KADEŞ anlaşmasıdır.

Alfabeyi bulanlar ise Fenikeliler’dir.Türkler islamiyeti kabul ettikten sonra Arap harflerini,1 Kasım 1928 de Latin alfabesini kullanmışlardır.

1440 da Alman  John Gutenberg ilk baskı makinasını icat etmiştir.Lale Devrinde Avrupa’ya giden Sait Efendi baskı tekniğinden padişaha  bahsetmiş,İbrahim Müteferrika ise  Osmanlı Devletinin ilk matbasını  dini kitaplar  basmamak şartıyla  kurmuştur.(1727)            a

Bilim, dünya ve dünyanın işleyişi hakkında bilgi toplama  ve bunlarla ilgili sorulara cevap verme sürecidir. Bilim insanı ise bilgi toplayan, soru soran, gözlem ve deneylerle sorunlarına cevaplar arayan kişidir. 9 ve 12. yüzyıllar arasında Türk İslam dünyasında bilim yükselme devrini yaşamıştır.

BİRUNİ : Türk-İslam  bilginidir.Birûnî, Harezm sarayında astronomi ve matematik öğrendi. Evrenin yapısı, serbest düşme ve diğer fizik yasalarını araştırmıştır..Gazneli  Mahmut kendisi için “Sarayımın en değerli hazinesi.” demiştir.

ALİ KUŞÇU: Asıl adı Ali Bin Muhammet'tir. Türk-İslam dünyasının büyük astronomi ve kelam alimidir. Küçük yaştan itibaren matematik ve astronomiye ilgi duydu. Ali Kuşçu, Semerkant ve Kirman'da eğitimini tamamladıktan sonra Uluğ Bey'e yardımcı ve rasathanesine müdür oldu.Tebriz'de Akkoyunlu hükümdarı Uzun Hasan kendisine büyük saygı gösterdi ve Fatih'le barış görüşmelerinde yardımını istedi.Fatih  zamanında  İstanbul medreselerinde uzun süre astronomi ve matematik dersi vermiştir.

TAKİYÜDDİN, 1570 yılında İstanbul'a gelir gelmez III. Murat yönetiminde gözlemevi kurma arzusunu gerçekleştirir

EL-HAREZMİ (780-850): Türkistanlı matematikçi.Astronomik cetveller yapmıştır.

EL-BATTANİ (855–923)Müslüman gökbilimci ve matematikçidir.Ay ve Güneş tutulmasını bulmuştur.

ULUĞ BEY

KOPERNİK:Polonyalı bilim adamıdır.Gezegenlerin dünyanın etrafında döndüğünü ispatlamıştır.

KEPLER:Gezegenlerin güneş çevresinde elips şeklinde dolaştığını ispat etmiştir.

GALİLE:Dünyanın döndüğünü savunmuştur.     

NEWTON:Yer çekimini buldu.

ALBERT EİNSTAİN:

DEĞİŞİM VE GELİŞİM

    İnsanoğlu var olduğundan beri evreni ve çevresinde olup biten olayları öğrenme, araştırma merakı içerisinde olmuştur.Ancak ne yazık ki bilim adamları her zaman özgürce araştırmalar yapamamış, düşüncelerini açıklama ve yayma konusunda bazen değişik engellerle karşılaşmışlardır.Örneğin Skolastik düşünce böyle bir engeldir.

     Skolastik Düşünce Ortaçağ Avrupa'sında görülmüştür. Fertlerin her türlü gelişiminden bu bozuk düzenin devam etmesi için Kilise-Derebeylik rejimi bilim, kültür ve sanata ait her şeye yasaklama getirmiş ve Kilisenin her söylediğinin doğru olduğu fikri topluma benimsetilmiştir. Nerdeyse din adamlarından başka hiç kimse okuma ve yazma bilmiyordu. Bu yüzden Latinceye çevrilecek kitapların birçoğunu din adamları çeviriyordu. Kilisenin söylediklerinin tersini söyleyenlere çok büyük cezalar verilmiştir. Dünyanın döndüğünü iddia eden Galileo (1564-1642) gibi bir bilim adamı yanmaktan bu iddiasını ancak yalanlayarak kurtulabilmiştir

    Avrupa Skolastik Düşünceden ilk kez Haçlı Seferleri sırasında İslam toplumları ile tanıştığında kurtulma fırsatını yakalayacaktır.(11.yüzyıl)  Çünkü Ortaçağda Avrupa’da bunlar yaşanırken İslam dünyasındaki bilim adamları düşüncelerini özgürce ifade edebiliyordu. Biruni, Farabi, İbn-i Sina, Harezmi, Ömer Hayyam, Ali Kuşçu gibi bir çok bilim adamı önemli eserler yazmışlardır. Yazılan eserlerin bir çoğu Avrupalılara ilham kaynağı olmuş ve bilim gelişmiştir. İslam dünyasındaki bilimsel gelişmeler yavaşlamış Avrupa ise Rönesans ve Aydınlanma Çağı ile birlikte bilimsel alanda oldukça ilerleme göstermiştir.

   Coğrafi Keşiflerden sonra Kilisenin söylediklerinin yalan olduğu anlaşılınca kiliseye ve din adamlarına duyulan güven azaldı. Matbaanın kullanılması ve kitapların bollaşması, ucuzlaması, Coğrafi keşiflerle zenginleşen tüccarların sanatçıları, bilim adamlarını koruması gibi bir çok değişik sebeplerle ortaya çıkan Rönesans ile Avrupa toplumunun kültürel alanda yaptığı atılım ve Reform Hareketleri sayesinde Kilisenin düşünce ve fikir alanındaki egemenliğine son vermiştir.  Bilimsel gelişmelerin önündeki engellerin ortadan kalkması ile Batı dünyasındaki bilim adamları Doğu dünyasının bilimsel birikimlerinden faydalanmaya ve onları geliştirmeye başladılar.

    Anayasamızda 25, 26 ve 27. maddelerle bilim ve sanat alanında çalışma yapanların her türlü hakları güvence altına alınmıştır.

DÜŞÜNCE VE KANAAT HÜRRİYETİ

ANAYASAMIZIN 25. MADDESİ – Herkes, düşünce ve kanaat hürriyetine sahiptir.

Her ne sebep ve amaçla olursa olsun kimse, düşünce ve kanaatlerini açıklamaya zorlanamaz; düşünce ve kanaatleri sebebiyle kınanamaz ve suçlanamaz.

DÜŞÜNCEYİ AÇIKLAMA VE YAYMA HÜRRİYETİ

MADDE 26. – Herkes, düşünce ve kanaatlerini söz, yazı, resim veya başka yollarla tek başına veya toplu olarak açıklama ve yayma hakkına sahiptir. Bu hürriyet resmî makamların müdahalesi olmaksızın haber veya fikir almak ya da vermek serbestliğini de kapsar. Bu fıkra hükmü, radyo, televizyon, sinema veya benzeri yollarla yapılan yayımların izin sistemine bağlanmasına engel değildir.

BİLİM VE SANAT HÜRRİYETİ

MADDE 27. – Herkes, bilim ve sanatı serbestçe öğrenme ve öğretme, açıklama, yayma ve bu alanlarda her türlü araştırma hakkına sahiptir.

Yayma hakkı, Anayasanın 1 inci, 2 nci ve 3 üncü maddeleri hükümlerinin değiştirilmesini sağlamak amacıyla kullanılamaz.

Bu madde hükmü yabancı yayınların ülkeye girmesi ve dağıtımının kanunla düzenlenmesine engel değildir.

COĞRAFİ KEŞİFLER

Orta Çağın sonuna kadar Avrupalılar, dünyanın pek az yerini tanıyorlardı. Coğrafya bilgisinin artması ve gemicilikteki gelişmeler sonucu açık denizlere çıkan Avrupalılar, yeni kıtalar ve ülkeler keşfetmeye başladılar.İşte Avrupalıların 15.yüzyılın sonunda başlatıp 16.yüzyıl boyunca da devam ettirdikleri yeni yerler bulma girişimlerine Coğrafi Keşifler denir.

Keşiflerin Nedenleri:

*Doğu ülkeleriyle doğrudan ticaret yapmak için yeni yolların aranması başta gelir. Orta Çağda Doğudan gelen ipek, baharat, altın, elmas, inci gibi değerli mallar, Avrupa’ya iki önemli yoldan ulaşıyordu. Bu yollardan birincisi, Çin’den başlayıp Karadeniz kıyılarına ulaşan İpek Yoluydu.Bu yol Türklerin elindeydi.İkinci yol olan Baharat Yolu ise Hindistan’dan başlıyor, bir kolu Basra Körfezi ne ulaşıyor, diğer kolu ise Mısır ve Suriye limanlarında sona eriyordu.Türk ve Müslüman tüccarların bu yolları izleyerek Hindistan ve Çin’den getirdiği mallar,Venedik ve Cenevizliler tarafından Avrupa’ya ulaştırılıyordu.Bu ticaret sayesinde doğu ülkeleri oldukça zenginleşmişti.Ancak bu mallar birkaç defa el değiştirdiği için Avrupa’da çok pahalıya satılıyordu.

*Avrupalılar, doğu ülkelerinin içinde bulunduğu zenginlik ve bolluk hakkında abartılı bilgiler edinmiştir. Özellikle, Venedikli gezgin Marko Polo’nun ( 1254-1324) 1271 yılında başlayıp 24 yıl sürmüş olan Asya Seyahatini yazdığı eserinde doğunun zenginliklerini okudukları hikayeler, Avrupalılarda doğu ülkelerine karşı büyük ilgi ve merak uyandırmıştır. *Ortaçağda Avrupalıların dünya hakkındaki bilgileri çok azdı. Avrupalılar, Haçlı seferleri sırasında Müslümanların coğrafya bilgisinden yararlandılar ve dünyanın yuvarlak olduğunu öğrendiler. Bunu sonucunda var olan haritaları geliştirip daha doğru haritalar yaptılar.

*Pusula kullanımının yaygınlaşması, gemicilerin deniz ve okyanuslara güvenle açılmalarını sağladı. *Gemicilik tekniğinin ilerlemesi ile 15. yüzyıldan itibaren açık denizlere dayanıklı ve büyük gemiler yapıldı. Bu da keşiflerin başlamasında önemli bir etken oldu.

* Hristiyanlık dinini ve Avrupa Kültürünü geniş alanlara yaymak istediler.

      KEŞİFLERİN SONUÇLARI:

Coğrafi keşiflerin dünya tarihinde çok önemi, sosyal, siyasi ve ekonomik sonuçları oldu.

*Bulunan yeni ticaret yolları nedeniyle Akdeniz limanları, İpek ve Baharat yolları eski önemini kaybetti.( 1869’da Süveyş Kanalının açılması ile eskisinden daha önemli hale gelmiştir.)

*Atlas Okyanusu kıyısındaki bazı limanlar hızla gelişti ve büyük birer ticaret merkezi haline geldi.

* Amerika’da birçok eski uygarlığın olduğu öğrenildi. Keşfedilen yerlerden bol miktarda altın ve gümüş gibi değerli madenler ile çeşitli ham maddeler Avrupa’ya taşındı.

*Ticaretle uğraşan burjuva sınıfı zenginleşti ve güç kazandı. Burjuvalar, soyluların topraklarını satın almaya başladılar. Böylece, soylular eski güçlerini ve ayrıcalıklarını kaybettiler.

*Avrupalı devletler keşfettikleri yerleri egemenliklerine alarak sömürge imparatorluklarını kurdular. Keşif seferleri düzenlenen ülkelerin kaynaklarından yararlanan Avrupa’nın denizci ülkeleri kısa sürede zenginleşti. Zenginleşen ailelerin, kültür ve sanat hareketlerini desteklemeleri Rönesans’ın başlamasında etkili oldu.

*Yeni dünyaya özgü bazı ürünler (tütün, patates, domates, şeker kamışı, vanilya, kakao vb.) Avrupa’ya ve oradan da dünyanın diğer bölgelerine yayıldı. Keşfedilen ülkelerde Hristiyanlık dini yayıldı. Ancak Avrupa’da da kiliseye ve din adamlarına olan güven azaldı. Çünkü kilise ve din adamları, dünyanın düz olduğu vb. birçok yanlış bilgiyi savunmuşlardı.

*Başta Amerika’ya olmak üzere, keşfedilen yerlere Avrupa’dan yoğun göçler oldu. Bu göçler sonucunda Avrupa kültür ve uygarlığı daha geniş bir alana yayıldı.

RÖNESANS:

15. ve 16. yüzyılda Avrupa’da meydana gelen  edebiyat, kültür, güzel sanatlar, bilim ve fikir alanındaki yenilik ve gelişmelere Rönesans denir. “Yeniden doğuş” anlamına gelen Rönesans İtalya’da başlamıştır.

RÖNESANS’IN NEDENLERİ

*Matbaanın icadı, kağıdın bol ve ucuza elde edilmesi sonucunda okuma-yazma oranının artması, düşünce ve sanatın yayılması

*Coğrafi Keşiflerden sonra Avrupa’da sanatı seven ve sanatçıları koruyan zengin bir sınıfın oluşması

*Bizans ve Roma dönemine ait eserlerin tanınması ve benzerlerinin yapılmaya çalışılması

*Avrupa’nın ekonomik alanda güçlenmesi

Rönesans’ın öncelikle İtalya’da başlamasının nedenleri ise;

*İtalya’nın  Haçlı Seferlerinden sonra Akdeniz ticareti ile zenginleşmesi

*İtalya’da Roma ve Yunan kültürlerinin izlerinin bulunması

*İtalya’nın İslam ülkeleri ile sürekli ilişki içinde olması

*İtalyan’ın (Vatikan)  dini merkez olması

İtalyan fikir adamı ve yazarlarından Machiavel , ressamlardan Rafael ,Leonardo da Vinci , Mikelanj   bu devirde İtalya’da yetişen sanatkarlardır. Fransa,edebiyatta Montaigne (1533-1592) yetişmiştir. Almanya’da daha çok dini alanda değişiklikler oldu. Almanya’da hümanizm akımında Luther (1483-1546)yetişti. İngiltere’de tiyatro sahasında eserleriyle tanınan Şekspir (1564-1610), İspanya’da Donkişot yazarı Cervantes (1547-1616), Polonya’da İslam alimlerinden sonra Avrupa’da ilk defa dünyanın güneş etrafında döndüğünü söyleyen Kopernik (1473-1543) yetiştiler. Rönesans devrinde yapılan eserler Avrupa’da hala mevcuttur.

Rönesans’ın Sonuçları

*Avrupa’da skolastik düşünce yıkıldı. Fen bilimleri ve pozitif  düşünce gelişti.

*İncil çeşitli dillere çevrildi. Reform hareketinin başlamasına neden oldu.

*Felsefe, sanat ve edebiyatta yeni akımlar ortaya çıktı.

*Akıl, bilim, deney ve gözlem ön plana çıktı.

*Evren hakkında yeni bilgilere ulaşıldı.

*Çağdaş Avrupa’nın temelleri atıldı.

 Günümüz bilim ve sanat dünyası Rönesans sanat ve biliminin mirasına sahiptir.

REFORM

16. yüzyılda Hristiyanlığın Katolik mezhebizde yapılan değişikliklere ve yeni düzenlemelere Reform denmiştir.

Reform’un Nedenleri:

*Katolik  Kilisesi’nin amacından uzaklaşması

* Papa ve Kiliselerin zenginleşmesi karşısında halkın fakirleşmesi, halkın kilisenin mallarına el koymak istemesi

* Rönesans ile yayılmaya  aşlayan özgür düşünce sayesinde din adamlarının ve kilise uygulamalarının eleştirilmesi

*Matbaa sayesinde İncil’in çoğaltılması ve din adamlarının anlattıkları ile dini metinlerdeki ifadelerin farklılığını görmeleri

*Lüks ve israf içinde yaşayan din adamlarının dini kendi çıkarları için kullanmaları

*Haçlı seferlerinin başarısız olması, Coğrafi Keşifler ile Hıristiyanlıktaki bazı inançların yanlışlığının anlaşılması, akıl  ve bilimin ön plana çıkması sonucu din adamlarına duyulan güvenin sarsılması

Katolik Kilisesi’ne karşı ilk isyan Almanya’da Martin Luther başlatmıştır. Luther yayınladığı bildiri ile; “Tanrı ile kul arasına kimsenin giremeyeceğini, günahları ancak  Tanrı’nın affedebileceğini” açıklamıştır. Papa’nın Luther’i afaroz etmesi üzerine Protestanlık  hareketi başlamış ve Avrupa’da şiddetli mezhep savaşları yaşanmıştır.

Reform’un Sonuçları

*Katolik  mezhebi parçalandı. Protestanlık , Kalvenizm ve Anglikanizm gibi mezhepler  ortaya çıktı.

*Protestanlığın yayıldığı yerlerde kiliselerin mallarına el konuldu.

*Eğitim ve öğretim kilisenin elinden alınarak laikleştirildi.

*Avrupa’da düşünceyi ve gelişmeyi engelleyen dini faktörler ortadan kalktı.

*Kilise ve din adamları saygınlığını kaybetti. Katolik Kilisesi kendini düzeltmek zorunda kaldı.

BUHARIN GÜCÜ VE SANAYİ İNKILÂBI

   18. yy.da İngiltere’de başlayıp dünya’ya yayılan el tezgâhlarının yerine fabrikaların kurulduğu, insan gücünün yerine makinelerin kullanıldığı ve seri üretimin yapıldığı teknolojik gelişmelere “Sanayi İnkılâbı” denir.1765 yılında “James Watt” buhar gücünden yararlanılacağını göstermiştir. Sanayi İnkılâbı İngiltere’de insan gücü ile çalışan dokuma fabrikalarının yerine buhar ile çalışan fabrikanın kurulmasıyla başlanmıştır. Sanayi inkılâbı, İngiltere`den sonra Avrupa’nın diğer ülkelerine de yayıldı. Fransa’da sanayi inkılâbının ilk belirtileri yine dokuma sanayinde görüldü.

SANAYİ İNKILÂBININ SONUÇLARI:

*İnsan gücünün yerini makine gücü, imalathanelerin yerini büyük fabrikalar aldı.

*Fabrikalar çoğaldıkça iş alanları arttı. Sanayi merkezleri oluştu.

* 1825’de İngiltere’de ilk buharlı tren yolu yapıldı. 1885’de ilk petrollü araba, 1890’da ise elektrikli tramvay icat edildi. Okyanusları aşabilecek yüksek kapasiteli gemiler inşa edildi. 1790’da ilk demir gemi suya indirildi. Demir yollarının yapımına da hız verildi. Posta sistemi kuruldu, iletişim hızlandı. Bu sayede uzak ülkelerden mal getirilmesi kolaylaştı. İç ve dış ticaret daha da canlandı.

*Teknolojik gelişmeler sayesinde yeni yollar ve kanallar (Süveyş, Panama) açılmış bu durum uluslararası ticareti de canlandırmıştır.

* Tekniğin tarıma uygulanması ile çok sayıda çiftçi işsiz kaldı. Köylerden sanayi kentlerine yoğun göçler olmuştur. Bunlar sanayi kesiminde çalışmaya başladılar. Ücretler düşük seviyelerde kaldı. Kadınların ve küçük çocukların, çok ucuza ve uzun süreli çalıştırılmaları, genel bir hoşnutsuzluğa yol açtı.İşçi sınıfı ortaya çıkmış ve sendikacılık hareketleri yaygınlaşmıştır.

* Üretimin artması, elde edilen malların pazarlanması meselesini ortaya çıkardı. Bu da, Avrupa devletleri arasında kıyasıya bir rekabet ortamı yarattı. Bu sorun Avrupa devletleri arasında sömürge yarışını başlatmış ve 1.Dünya Savaşı’nın en önemli nedeni olmuştur.*Kapitalizm, liberalizm ve sosyalizm gibi yeni düşünce ve akımları ortaya çıkmıştır.

ZİYARETÇİ SAYACI

Çevrimiçi: ziyaretçi

Bugün: 74 ziyaretçi

Toplam: 245044 ziyaretçi

IP Adresiniz: 18.223.32.230

 

ZİYARETÇİ DEFTERİ

REHBERLİK

Test Çözme Teknikleri

Verimli Ders Çalışma İlkeleri

Ödev Yapma Alışkanlığı

Sınav Kaygısı

Çocuk ve Ev Ödevi

Uyku Düzeni

Başarısızlık Mı?

Çocuk ve Okul

Ünlü Düşünürlerden Sözler

 

ATATÜRK DİYOR Kİ

"Eğitimdir ki, bir milleti hür, bağımsız, şanlı, yüksek bir toplum halinde yaşatır, veya bir milleti kölelik ve yoksulluğa terkeder."

 

ÖĞRETMENLER İÇİN

Karne Görüşleri

Ders Kesim Raporu

Müfettişler Neler İster?

Veli Toplantıları

Zümre Toplantıları

Şube Öğretmenler Kurulu

 

2013 - Sanal Sosyalci

| Ana Sayfa | İletişim | Banner Kodları | Ziyaretçi Defteri |

Eğitim
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol